30 Mayıs 2009 Cumartesi

Miss Bean'in Mülakat Maceraları

Sayısız iş deneyimlerle beraber pek tabi sayısız X 894757869 mülakat deneyimim de oldu. Bu tecrübelerin çokluğundan mı yoksa anormal karakterimden midir bilinmez hiç bir insan kaynakları kitabında okuyamayacağınız ilginçlikte mülakat deneyimlerim oldu. Derslerde öğretilmesi gereken bu vakalardan 2sini inceleyeceğiz..



VAKA 1: Reklam ajansında çalışmaktayım. Başka bir ajans benle telefonla mülakat yapacak. Ofiste konuşamayacağım için arabama iniyorum. Her şey güzel rahat rahat konuşuyorum karşı tarafı dinliyorum. Karşımdaki tam işin ne olduğunu anlatırken önde park etmekte olan minibüsün geri geri bana çarpmakta olduğunu hissediyorum. Kornaya bassan basamıyorsun pardon bana çarpıyorlar birazdan sizi arasam diyemiyorsun, inip öndekine küfür de edemiyorsun, karşı tarafı hiç dinleyemiyorsun.. kalakaldım. Bir yandan halime gülüyorum bi yandan bozuntuya vermemeye çalışıyorum. Arabama dokunduran adam da durumu anladı herhalde gülüyor çıkıp dövesim var dövemiyorum. O sırada işin ne olduğunu da anlayamadım ama anlamış gibi yaptım. Aslında o durum karşısındaki dirayetimi görseler direk işe alabilirlerdi. Neyse ki arabaya birşey olmadı ben de 2.görüşmeye çağrıldım ama sonuç iş olmadı mülakat enstantanesi olarak kaydedilen bir anı kaldı geriye.



VAKA 2: İşte gelmiş geçmiş mülakatların en efsanesi. O sırada muhasebecilik yaptığım işe yeni başlamışım ama hala arayıştayım her zaman olduğu gibi. Garanti bankası grup mülakatına çağırmış mutlaka gitmeliyim. O sıralar pek çok mülakat için tipik izin bahanelerini kullandığımdan 1 saat kaçmak için yaratıcı bir bahaneye ihtiyacım var. Muhtemelen patronumun daha önce karşılaşmadığı türde bir bahaneyle gittim yanına. Annem kapıda kalmış benim anahtarı götürmem lazım öğle tatiline biraz erken çıkabilir miyim dedim adama kal geldi. Birşey diyemedi saldı beni. Tabi öncesinde de kendimce bir telefon konuşması mizanseni hazırladım her ne kadar patron duyamasa da. "anneee inanmıyorum nasıl geliyim ben şimdi üff tamam"çat telefon kapanır izin alınır. Ev de nasılsa uzak bol vakit kaptım diyerek uzaklaştım.

Heyecanla bankaya gidiyorum. Tam içeri giricem arkamdan bir teyze seslendi: "Evladım pantolonun sökülmüş"..Hass....ve akabinde yusuflar...Olamaz teyze iş görüşmem var diyorum teyze bana acıklı bir bakış atıyor ordan durumun vahim olduğunu anlıyorum. El yordamıyla da deliğin boyutunu hissedince yusuflar katlanıyor. Pantolon alıp gelsem mi diye düşünüyorum vaktim yok neyse metin olmalıyım diyerek arkamı duvara vere vere sıraya giriyorum. Aklım delikte acaba nasıl gözüküyor diye düşünüyorum. Çok cinim ya ortamda ayna yok cep telefonuyla çaktırmadan popoyu çekme çabaları karizma yerlerde sürünüyor. O anki surat ifademi çekseymişim delikten daha başarılı bir kare olurmuş. Sabit bir duruş yakalayarak görünümü kamufle ettiğime kendimi inandırıyorum. Bir yandan da neden pantolonla aynı renk çamaşır giymezsin diye hayıflanıyorum. Ben soğuk terler dökerken görüşmeye gircek olan grubumu çağırıyorlar. Çok centilmenim ya herkese önden yol veriyorum arkamı duvara vere vere kantocu gibi salona giriyorum. Sandalyeye oturmamla deliğin daha da büyüdüğünü hissedebiliyordum. Yatay bir pozisyon alıyorum ve kımıldayamıyorum. Karşımdaki insan kaynakları elemanının aldığı notu tahmin edebiliyorum: "Dik duramıyor, iyi bir yönetici olamaz". Bir şekilde artık geçmiş olsun diyerek doğrulup mülakata odaklanmaya çalıştım ama ne mümkün aklım kayıyor bir şekilde gördüler mi acaba diye. Yusuflar eşliğinde geçen mülakat sonunda tamamlandı veda faslı başladı ben yine soğuk terler içinde. Arkamı vere vere "ağam kurban olayım ver elini öpeyim" pozlarında geri geri mekanı terkettim. Çıktığım an gördüğüm ilk mağazadan bir pantolon alıp işe gittim. Eve gitme yalanını sıkmam da iyi olmuş böylelikle evde üzerime birşey döktüm değiştim diyebildim daha bir inandırıcı oldu:) Ha sonuca gelince mülakatı geçemedim ama sebep bilinmiyor...

Bunlar gibi daha çok enstanteneler de yaşandı tabi adamın adı murattır merhaba ben kazım beyle görüşcektim diye içeri girmeler, adamın burnuna takılıp başka birşey düşünememeler, kovulacağını bilmeyen çalışana ben sizin pozisyona gelmiştim diyerek şok yaşatmalar, yanlış dairede inatla mülakata girmeye çalışmalar vs...

Kıssadan Hisse: Herkesin içinde bir Mr.Bean vardır ne olursa olsun metin olun:)