7 Nisan 2010 Çarşamba

Sitcom Tadında Turkish Media

Ah bu medya beni öldürecek!

Gündemini yitirdi ama ben hala gülmekten kendimi alamıyorum ve daha da bayatlamadan bayatlamış bloguma renk katsın diye yazıyorum. İclal Aydın vs. Tuna Kiremitçi yani yüzyılın yanlışlıklar komedyasıyla dalga geçmemek olmaz.

Olayı anlatmaya gerek yok google it please. Bunların aşkı da böyle komik başlamıştı. Hatırlarım İclal'den aşk tanımı "ikimizin de gamzeleri var ne güzel değil mi?"idi. Eee tek ortak yanları gamzeleriymiş herhalde ki kadın kocasının aşık olduğu müzisyenin adını bile duymamış daha. Ah be kadın gazeteciyim dersin kendine, yazıyorsun ediyorsun insan bir kıskançlık krizine girmeden önce araştırır eder değil mi? Ben olcaktım o Jacqueline'i önce googlelar, sonra facebook, twitterda takibe alur yetmedi mi sokağına kadar gider dürbünle nasıl çello çalıyormuş bir bakar sonra döşerim yazımı. Tabi önce bir googlelasa bu kadar acıya da gerek kalmazdı. Bu yanlışlık olmasa terkedilmiş zilyonla kadının Martin Lutheri olabilirdi ama yılın ibişi olabildi anca vesselam.

O değil bunu yayınlayan gazeteye ne demeli? kıskıs gülmüştür yayın yönetmeni bak şimdi nasıl karışacak ortalık diye yada o da Jacqueline'in varlığına inandı:) Bence bundan sonra Tuna'nın tüm eski kırıkları ayaklansın "hepimiz Jacquelineiz" diye. Bu olaydan ne pazarlama çıkar ama. Literatürde sazanın yerini "iclalaydınlaşmak" alabilir. "Jacqueline yapmak" diye bir deyim de ortaya atılabilir.ör: "abi benim ex'e jacquilene yaptım, çıldırdııı hala hasta bana". Olayın bir de Tuna mallığı da var. Her kesimden insanın okuduğu bir gazeteye yazıyorsun öyle her metaforu kaldıramaz halkımız. Yazının altına bir dipnot döşeyeceksin adı geçen Jacquilene* çello sanatçısıdır diye yada önsöz gir eski eşlerin belki sonuna gelmeden hemen bir yazı döşeyip yayına verirler mazallah, de baştan "bu yazıda adı geçen şahıslar tamamen yazarın fantazi dünyası olup olası bir sevişme yaşanmamıştır". Neyse bu olay sayesinde tüm Türkiye Jacquilene'i tanımış olduk belki Tuna gibi sevgililer edinmiştir memleketimizden. Ne demişler her işte bir hayır vardır. Entellektüel insanlar, halkımın gamzelilieriyle birliktelik yaşasın ki kültür paylaşımı tüm yurda yayılsın.

Yurdumun medyasında ne skandallar unutulup gidiyor ama böyle komiklikler hep akıllarda kalıyor. Benim için Kaya Çilingiroğlu'nun Ferrari Ferayesi ve Jacquilene olayı her daim hafızamda kalcak. İclal Aydın Nobel alsa bile onu hep bu yazısıyla ve o tek gamzesiyle hatırlayacağım.

Kıssadan Hisse: Gamzesine aldanıp evlenme!
İntikam fast food değildir, bir sabret dur bir araştır öyle saldır

P.S: çok sevdiğim bir parça takıldı aklıma yazarken onu da paylaşayım anlam ve önemine uygun Franz Ferdinand- Jacquilene :) http://fizy.com/s/16m4rh

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder